Nerede Değilsen Orada İyi Olacakmış Gibi Gelebilir! Göç Psikolojisi

Doğduğumuz ve büyüdüğümüz toplumun her türlü yapısını benimser ve kendimizi oraya ait hissederiz. Çok uzun süre geçirdiğimiz mahalleden uzaklaşmak bile oraya bir uyum süreci gerektirir. Çünkü kişinin konfor alanından çıkması, sosyal çevresini ve rutinlerini değiştirmesi ciddi etkiler bırakabilir. Şehir değiştirme söz konusu olduğunda bu süreç daha da zorlaşacaktır ama yine de aynı ülkede, aynı dili konuştuğu insanlarla bir arada olmak aidiyet hissini koparmaz. Bu durum ülkeler arasında gerçekleştiğinde göçmen olarak adlandırılan kişi için süreç oldukça zorlayıcı olacaktır. Yeni başlangıçlar ve yeni bir hayat düşüncesi heyecan verici olsa da büyük değişiklikleri ve adapte sürecini beraberinde getirir.

Fotoğraf: Mantas Hesthaven , Unsplash

Göç Nedir? Göç Psikolojisi

İnsanlık tarihinin her aşamasında var olan göç; kişinin çeşitli sebeplerle ülke değiştirerek yepyeni, bambaşka bir toplumda yaşamaya başlamasıdır. Göç, kişinin kendi seçtiği sebeplerden olabileceği gibi iş, özel hayat, eğitim, kültürel, siyasi ve ekonomik sebeplerden de hayatının bir kısmını ya da tamamını geçirmek için coğrafi yer değiştirme yapabilirler.

Kişinin bireysel özellikleri, göç ettiği yere olan aşinalığı, göç nedeni karşılaşacağı zorlukları karşılayabilme sağlamlığını etkiler. İçine kapanık, sosyal açıdan zayıf, gelişime ve yeniliğe açık olmayan bireyler bu süreci çok zorlu geçirirken; sosyal, dışa dönük, yeniliğe açık kişiler için bu uyum süreci daha kolaydır. Göç biyolojik, psikolojik ve sosyal bir değişimdir. Yediğiniz yemekleri bulamazsınız, ülkenizde herkesin yaptığı, rutin küçük şeyler örneğin selamlaşmalar, öğle arasında işten çıkınca yapılanlar, dil problemleri hepsi aynı anda gelir.

Göçün Türleri Ve Nedenleri

Göç iç ve dış olmak üzere ikiye ayrılır. İç göç; bir ülkenin kendi sınırlan içerisinde belirli bir bölgeden bir başka bölgeye gerçekleştirilen göç hareketidir. İl merkezi, ilçe merkezi, bucak ve köyler arasında gerçekleşebilir. Dış göç; bir ülkeden başka bir ülkeye yapılan coğrafi yer değiştirme hareketidir.

Göçün itici ve çekici olmak üzere iki neden üzerinde sınıflandıralım. İtici etkenler; kişinin kendi ülkesinden başka ülkeye gitmesine sebep olabilecek durumlardır. Örnek olarak  savaş, baskı ve ekonomi verilebilir. Çekici etkenler; kişinin farklı bir ülkeye gitmesine sebep olacak psikolojik, biyolojik ve sosyal ihtiyaçlardır. Örnek olarak gidilen ülkenin iyi bir iş ve eğitim şartlar olması veya özgürlük verilebilir.

NOT: Beyin göçü, yetiştirilmesi için büyük kaynak gerektiren veya yetiştiği halde ilgisizlik ve olanaksızlık nedeniyle bilim insanı, hekim, mühendis gibi vasıflı insan gücünün daha gelişmiş bir ülkeye göç etmesi durumudur. Bu durum, hem gidenler hem de kalanlar için bir dizi soruna yol açabilir.

Göçmenlerin Ve Gurbetçilerin Geçirdiği 5 Evre

  • Balayı Evresi; Kişiler umut doludur ve her şeyin daha iyiye gideceğine inanır. Yeni bir ülkeye gelmek ve yeni başlangıçlar yapmanın verdiği heyecan ve mutluluk her şeyin iyi olacağı inancını kuvvetlendirir.                                                                                                                                         
  • Reddetme Evresi; Çok büyük umut ve beklentilerle gelen bireyler bu evrede geldikleri ülkenin eksikliklerini görmeye başlarlar. Kendi ülkelerinde yapabildiği şeyleri geldikleri ülkede yapamadığını fark ederler.                                                                                                                                            
  • Geri Çekilme Evresi; Umduğunu bulamayan, beklentilerinin karşılanmadığını gören göçmen veya gurbetçiler pişmanlık hissederler. Başarısızlık ve umutsuzluk hissine kapılırlar.                                      
  • Kabullenme Evresi; Kişiler yaşadıkları yerin şartlarını kabullenirler ve adapte olmaya çalışırlar. Geldikleri yerle bağ kurmaya başlarlar ve iyi ilişkiler kurma adımları atarlar.                                         
  • Tersine Şok Evresi; Yaşanılan ülke ve şehirler bu evrede kişiye ilginç gelmeye başlar. Gidilen ülkeye adapte olma süreci oluşur ve kişi kendi ülkesindeki olaylara yabancılık çekmeye başlar.

NOT: Bu evreler herkeste aynı sıralamada ve şekilde ilerlemek zorunda değildir. Evrelerin her biri kişide farklı duygu hali ve hisler yaşatmaktadır.

Göçmenlerin Ve Gurbetçilerin Yaşadığı Zorluklar

Göçmen ve gurbetçilerde sık görülen bazı psikolojik sorunlar vardır. Bunlar; travma sonrası stres bozukluğu, depresyon, anksiyete ve somatoform bozuklukları, şizofreni, uyku bozuklukları, kuşkucu, çekingen, içe kapalı bir davranış kalıpları, otoriteye ve yabancılara karşı güvensizlik, düşük benlik algısı, kimlik karmaşası, yalnızlık ve yalıtılmışlık duyguları şeklindedir.

Göçmenlerin yaşadığı en büyük sorunlar arasında etnik ayrımcılık, lisan problemleri, kültürel yalnızlık, ekonomik sorunlar ve yeni yaşam biçimine uyum sağlamaya çalışmak gelmektedir. Göç durumu hem bir terk edilme ve hem de terk etmedir. Kişiliğimiz kültürümüz etrafında şekillendiği için göçmenler kişiliğini kaybetme korkusu yaşayabilir. Göç etme ile birlikte oluşabilen kayıp hissi kişiye büyüme ve değişim için bir fırsat sunar.

Göçün Olumsuz Etkileriyle Nasıl Başa Çıkılabilir?

Başka bir ülkeye taşınmak adeta yeni doğmuş bebek gibi hissettirebilir. Aşina olduğunuz dil, kültür ve çevreden tamamen farklıdır. Öğrenmeye açık olmak bu dönemde kolaylık sağlayacaktır. Öğrenmek kadar öğretmek de oldukça pekiştiricidir. Dolayısıyla paylaşımcı olun. Kendi kültürünüzdeki ögeleri gittiğiniz ülkedeki insanlarla paylaştığınızda farklılıkların birleştirici gücünü avantaja çevirebilirsiniz. Hemen adapte olmak ve o hayata başlamak çok da kısa sürede mümkün olamayabilir. Bu süreçte kendinize zaman tanırsanız daha kolay adapte olmaya başlayabilirsiniz. Gittiğiniz yere alışabilmenizi kolaylaştıracak bir diğer yöntemse yeni anılar biriktirmektir. Bunu yapmanın güzel yolu da hobi edinmek olabilir. Hobi edinerek hem hoşlandığınız aktiviteyi yapmış, hem de sosyalleşerek yeni anılar biriktirmiş olabilirsiniz. Olumlu yaklaşımlar sergilemeye gözen göstermelisiniz. Karşılaştığınız olumsuzluklar sizi zorlasa da bu süreçlerin geçici olduğuna odaklanmak olumlu yaklaşmanıza yardımcı olabilir.

Paylaş