Dalgaları Durduramazsınız Ama Yüzmeyi Öğrenebilirsiniz! Öz Şefkat

Hayatın koşuşturması içinde bir aksilik yaşadığımızda iki türlü yanıt veririz: ya savunmaya geçer başkasını suçlarız, ya da ibreyi kendimize çevirir ve kızarız. İkisi de çözüm değildir ve aynı hataları tekrar yapabiliriz. Kişinin her zaman faturayı kendine kesmesi anlık bir duygusal rahatlama sağlasa da kişinin potansiyelini yanlış bir şekilde değerlendirmesine yol açabilir ve bu da kişisel gelişimi baltalar.

Fotoğraf: Giulia Bertelli , Unsplash

Öz Şefkat Nedir?

Hayatımızın her anında, her zaman ve her koşulda, nereye gidersek gidelim, yaşamımızın sonuna kadar yanımızda olan kendi iç sesimizdir ve en önemlisi özümüzle kurduğumuz ilişkidir. Öz şefkat kendimizi yargılamadan, eleştirmeden, sindirerek, yüksüz, suçlamadan; duygularımızın farkına vararak, onları kabul ederek ve bu duyguları yaşamak için kendimize izin vererek ve bunu yaparken de kendimize merhametle yaklaşarak harekete geçmektir.

Kendimize karşı anlayışlı olmak ve yaşadıklarımızı insan olmanın bir parçası olarak yorumlamak her türlü deneyime açık ve hazır olma fırsatı sunabilir. Kişinin kendine yönelik olumlu bir bakış açısı olması ve kendiyle yakından ilgilenmesi bencillik değil, kişinin kendisine temas etmesine kapı aralayabilir.

Öz Şefkat Neden Önemlidir?

Yapılan araştırmalara göre; öz şefkat seviyesi artıkça iyilik halimiz de artıyor. Ayrıca, öz şefkatli olmak öz değer duygusunu da beraberinde getiriyor. Bu sayede kendi değerimizin farkında oluyoruz. Öz şefkat pratikleri yapmak hayat memnuniyetini, sosyal ve empatik becerileri ve duygusal zekayı artırarak sağlıklı ilişkiler kurmamıza yardımcı oluyor. Öz şefkat; kaygı, depresyon ve anksiyete gibi sağlık sorunlarının görülme olasılığını azaltıyor. Bu da öz şefkatin psikolojik sağlığımızı koruyan önemli bir bariyer olduğunu gösteriyor. Öz şefkat, olumsuz duygusal deneyimleri azaltıyor. Bu sayede incinme, kayıp, yas gibi zorlu deneyimleri yaşarken bize yardımcı oluyor.

Öz Şefkatin Bileşenleri Nelerdir?

Hepimizin hayat yolculuğu kendine zor, kendine özel, kendine has. Herkesin hayat tanımı birbirinden farklı olsa da tek gerçek herkesten bir tane olması. Biricikliğin farkına varabilmek için öz şefkatin üç temel bileşenini bilmek gerekir.                                                                                                                       

  • Öz Nezaket Ve Öz Yargılama; fark etmek ve yaşamak için kendine izin vermektir. Hayatın getirisi olduğu kadar götürüsünün de farkında olup kişinin kendisine nazik davranabilmesidir. Hiç kimse her zaman her istediğini tam anlamıyla elde edemez. Bu gerçekle savaşmak, stres ve hayal kırıklığını getirir. Oysa bu durumu kabul etmek duyusal bir dinginlik ve varlık kazandırabilir.
  • Ortak İnsanlık Hissiyatı; “İnsan” olmanın tanımı, kişinin ölümlü, savunmasız ve kusurlu olduğu anlamına gelir. Yaşanılan olumsuzluklar sadece kendimize özgü olan bir durum değildir. Herkesin kendine has deneyimleri vardır. Bir bütünün parçası olduğumuz büyük resimde ortadadır. Yalnız olmadığını kişi fark ettiğinde kendi ile teması da daha kolay olabilir.
  • Bilinçli Farkındalık; Duygu ve düşüncelerimize kendimizi kaptırmak ve onlarla özdeşleşmek yerine, onları dışarıdan bir gözlemci gibi seyretmektir. Duygularımıza dengeli bir yaklaşımla yaklaşmayı da gerektirir. Böylece duygular ne bastırılır ne de abartılır. Sorundan kaçmayı veya doğrudan sorunu çözmeyi değil, acımızla ve hatalarımızla farkındalık içinde yüzleşmeyi ve bunları kucaklama isteğini içeriyor.

Öz Şefkat Ne Değildir?

Kendimizle olan ilişkimizi baltalayacak her türlü olumsuz duygu ve düşünce öz şefkat kavramının dışında kalabilir. O halde kendimize çok fazla yüklenmeden, kendimiz için açtığımız alanların bencillik ve başkalarını görmezden gelme hali olduğunu düşünmeden hareket etmemiz gerekir. Öz şefkat kendimize acımak değildir, kendimizi şımartmak değildir, öz saygıyı artırmak değildir, benmerkezci olmak değildir, güçsüz olmak değildir, motivasyonu kaybetmek değildir ve olumsuzluklara karşı bahane sunmak değildir. Yaşamınla ziyafet çekebileceğin alandır öz şefkat.

Yaptığı davranışları haklı çıkarmak değildir, geçmiş muhasebesi yapmamak, düzeltmek için hatalarını aramamak değildir, kendine başkalarına davrandığından daha haksız davranabilmek, sevdiklerini affedebildiği gibi affedebilmek, adı üstünde kendine şefkatli yaklaşabilmektir.

Öz Şefkati Geliştirmek İçin İpuçları

Öz şefkatin artırılmasının çeşitli yöntemleri vardır. Kendinle konuşma şekline dikkat etmelisin hata yamanın normal ve insani bir şey olduğunu kabul etmelisin, affedici olmalısın, sevgi dile ve başarını hep kutla, minnettar ol ve ihtiyaçlarına kulak ver ve önemlisi de yardım iste. Gün içinde kendimizi yargıladığın zorlu deneyim ve duyguların ardından yazacağın bir merhamet günlüğünde yaşadıklarından ve hissettiklerinden bahsedebilirsin. Böylece duygularını fark eder ve kendine bir adım daha atmış olabilirsin.

Birçok terapötik yöntem, benlik için şefkat geliştirmeye odaklanır. Örneğin, bilişsel davranışçı uzmanlar, terapidekilerin sevgisiz düşünceleri yeniden çerçeveleme konusunda çalışmasına yardımcı olabilirken, psikanalitik terapistler erken çocuklukta öz şefkat eksikliğine katkıda bulunan faktörleri ortaya çıkarmak ve tedavi görenlerin bu sorunlar üzerinde çalışmasına ve şefkat geliştirmesine yardımcı olmak için çalışabilirler. Şema terapi gestalt terapisi, metakognitif terapiler hepsi farklı terimlerle kişinin sonunda kendisi ile barışık olmasını sağlamaya çalışırlar. Profesyonel destek alarak çeşitli yöntemlerle öz şefkatinizi artırmak oldukça etkili sonuçlar getirebilir.

Paylaş